Lisans öğrencisiyken renkli bir öğrenci evimiz vardı. Hemen her öğrenci evinde olduğu gibi bulaşıkların yıkanmaması bizim evde de önemli sorunlardan biriydi. Bu sorunu çözmek için ilk denememiz “Bulaşık sırası” uygulamasını hayata geçirmek oldu. Bildiğiniz üzere bu uygulama bulaşıkları her akşam birinin yıkaması esasına dayalıdır. Ancak çok geçmeden şöyle bir şikayet baş gösterdi: “Sıranın bende olduğu akşamlar hep çok bulaşık oluyor. Sana hep az bulaşık denk geliyor“. Haksız bir şikayet değil; olabilir. Biz de uygulamayı şu şekilde güncelledik: “Herkes kendi bulaşığını yıkar“. Bir kaç gün içerisinde mutfak tezgâhının üstü yine bulaşık doldu. Çünkü uygulamamız şöyle bir söylem karşısında çaresiz kalıyordu: “Onlar benim bulaşığım değil; geçen gün gelen misafirlerin“. Bir güncelleme daha yaparak uygulamayı şu hale getirdik: “Herkes kendinin ve misafirlerinin bulaşıklarını yıkar“. Bu da çalışmadı; yine her yer bulaşık. Neden? Çünkü bir sorunumuz daha vardı. Örnek olarak ben eve birini misafir olarak getirmiş olayım. O gün evdeki herkes benim misafirimle tanışır ve (muhtemelen) arkadaş olur. Söz edilen misafirin bizim eve bir sonraki gelişinde kimin misafiri olduğu tespit edilemez; çünkü artık herkes ile arkadaştır ve herkesin misafiri sayılır. Biz bulaşık sorununu çözemeden mezun olduk. Ancak şu güncelleme denemeye değerdi: “Herkes kendi bulaşığını ve ev halkını tanıştırdığı misafirlerin bulaşığını yıkar“.
Benim sık kullandığım bir benzetme vardır: Büyükanne tarifi (Grandma’s recipe). Her büyükannenin en az bir lezzetli yemek tarifi vardır; ancak geçmişte bir iletişim ağı kurma şansları olmadığı için birbirlerinin tariflerini deneme ve geliştirme fırsatı bulamamışlardır. Mühendislik bakış açısıyla büyükanne tarifleri, bir problemi çözmek için üretilen ve gerektiğinde güncellenen yöntemlerdir; ilgili problemin çeşitli biçimlerini çözebilmek için evrilmeleri gerektiğinden zamanla daha iyi yöntemler haline gelirler. “Güvenli veri transferi” için bir büyükanne tarifi vardır mesela. Bulaşık sırası için de olsa iyi olurdu. Bildiğiniz büyükanne tarifleri var mı?
Kağıt bardak kullanılması bütün problemleri çözer bence 😄
Kir katsayısı formülü.
Çok kirli yüzeyler için kir katsayısı yüksek olur; patates kızartılmış yağlı tava yıkaması zor olduğu için kir katsayısı yüksek bir değer olur 5-6 gibi. Üzerinde meyve yenmiş tabağın katsayısı 0,5 olabilir. Kir katsayıları toplanarak hane halkının bulaşığa olan katkısı hesaplanır. Bu sayede evde her akşam meclis bütçe komisyonu tartışmaları gibi geçer.